Elazığ’da bir lisede 1 kız öğrencinin taciz gerekçesiyle cürüm duyurusunda bulunmasının akabinde tutuklanan okul müdürü Gürbüz C.’nin 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmasında, ‘sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı’ gerekçesiyle 12 yıl mahpus cezası verildi. Lakin tutuklulukta geçirdiği mühlet, kaçma kuşkusu bulunmaması ve kanıtların toplanması münasebet gösterilerek Gürbüz C. hakkında tahliye kararı verilmişti.
“DOSYAYLA İLGİLİ ÇABUCAK SAKLILIK KARARI ALINDI”
Eski okul müdürünün ceza almasına karşın tahliye edilmesine Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Aylin Nazlıaka reaksiyon gösterdi. Türkiye’de cinsel dava belge sayısı katlanarak arttığına dikkat çeken Nazlıaka, “Sırf 2023 yılında 200 bine yakın dava belgesi açıldı bunların 66 bini çocuğa yönelik istismar olayları. Üstelik bir çocuk için istismara uğradığını açıklamak çok daha sıkıntı çok daha iç yakıcı. Elazığ’da Gürbüz Canpolat ismindeki bir okul müdürünün 8 çocuğu istismarda bulunduğu tezi gündeme gelmişti. Fakat bu kişi cürüm duyurusuna karşın çabucak tutuklanmamıştı. Ne vakit ki 9’uncu çocukta hata duyurusunda bulundu o vakit lakin tutuklama kararı çıktı. Yani illa ki 9 çocuğun istismara uğradığı mı bilgisi olması gerekiyor bir kişinin tutuklu yargılanması için? Kaldı ki belgeyle ilgili çabucak kapalılık kararı alındı onun için çocukların neler yaşadığını bilmiyoruz lakin kestirim edebiliyoruz. Bu kişi 12 yıl ceza aldı ve 8 ay cezaevinde yattı artık öğrendik ki bu şahısla ilgili olarak 8 aylık yattığı ceza müddeti tahliye edilmesine neden olacak halde inşa edilecekmiş. Biz bunu asla ve asla kabul etmiyoruz” diye konuştu.
(CHP Genel Lider Yardımcısı Aylin Nazlıaka)
“BU KABAHATLERİN ARTIŞ NEDENİ ‘BİR KEZDEN BİR ŞEY ÇIKMAZ’ MANTIĞIDIR”
‘Zaten cinsel cürümlerden artışın temel sebebi de işte bu cezasızlık yaklaşımıdır’ diyen Nazlıaka, “Bu hatalardaki artışın sebebi Ensar Vakfında 46 evladımızın yaşadığı istismar olayı sonrasında ‘bir seferden bir şey çıkmaz’ mantığıdır. Bu cürümlerden artış sebebi ‘ne olacak yatarım 3-5 ay çıkarım’ rahatlığına sahip olanların giderek sayısal olarak da artması ve onların sırtının sıvazlanmasıdır. Biz asla ve asla bu kararı kabul etmiyoruz bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız. Bu davayı gündemde tutan basın mensuplarına da, sivil toplum örgütlerine de, siyasetçilere de teşekkür etmeyi bir borç biliyoruz” sözlerini kullandı.