Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrenim gördüğü 1989 yılında Adnan Oktar örgütüne katılan Müge Öğütçü’nün etkin pişmanlıktan faydalanmak için 15 Nisan 2021’de, İstanbul Emniyeti’nde verdiği 26 sayfalık ifadesi dava dosyasına girdi. İstanbul Emniyeti’nde verdiği 4.5 saatlik ifadesinde Öğütçü, Adnan Oktar’ı şiddet ve cinsel saldırıyla suçladı. Örgütün cezaevindekilere baskı uyguladığını ileri süren Öğütçü, ifadesinde özetle şunları anlattı:
MAAŞIMI ÖRGÜT ALIRDI
“Adnan Oktar’la Boğaziçi Üniversitesi İngilizce Mütercimlik-Tercümanlık Bölümü’nde okurken 20 yaşında tanıştım. Çalışırken maaşımın yattığı banka kartını Alev Ulaşoğlu’na (Babuna) verirdim. Bu şekilde yıllarca kazandığım maaşımdan tek kuruş almadan örgüte aktarmış oldum.
OKTAR’LA 1’ER TL’LİK NİKÂH
1991-1992 yıllarında Adnan Oktar, cemaatteki resmi ya da imam nikâhlı olsun herkesin eşinden ayrılıp Allah’ın rızasının en çoğuna göre evlilik yapması gerektiğini söyledi. Mecburen en takva kişi kendisi görüldüğünden tüm kadınlar birkaç gün içerisinde kendisiyle imam nikâhlı olarak evlendi. O kişiler resmiyette evli gözükseler de artık imam nikâhlı olarak Adnan Oktar ile 1 TL’lik mehir karşılığında evlendiler.
DUYDUĞUM EN İYİ HABERDİ
Cezaevine girdikten birkaç ay sonra koğuştaki televizyonda, Kandilli’deki ‘Dragos’ denilen örgüt merkezinin yıkıldığına dair bir haber gördüm. Bu haber cezaevine girdiğimden beri aldığım en iyi haberdi. Bunun için ne kadar sevindiğimi anlatamam. Bu ev adeta bir korku eviydi. O evin yıkıldığını görmek bir yerde içimde yer etmiş bir korkunun yerle bir olmasıydı.”
Müge Öğütçü
GÜZELSİNİZ İŞARETİ
Adnan Oktar silahlı suç örgütüne yönelik yeniden yapılan yargılamaya devam edildi. Duruşmada, “Şefkatli, merhametli, sevgi dolu bir insanım“ diyen Oktar, ‘kedicikler’ olarak bilinen kadın sanıklara güzelsiniz işareti yaptı.
‘SEVGİYLE BAK’ DİYE DÖVERDİ
Öğütçü, örgütte yaşadığı şiddet ve tacizi şöyle anlattı:
“Adnan Oktar’dan ilk fiziksel şiddeti 1994’te gördüm. Bana uyguladığı şiddetin gerekçesi genelde ses tonum ve bakışlarım olurdu. Korkum nedeniyle ona hiçbir zaman güzel bakamıyordum. O da ‘Bana sevgiyle bak’ diyerek dayak atardı. Bazen bana ve diğer örgüt üyelerine uyguladığı şiddet saatlerce hatta günlerce sürerdi. Uykusu gelince uyur, ertesi gün kalkınca tekrar şiddet uygulamaya devam ederdi. Bu esnada bizim uyumamıza izin vermezdi.”