Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız vücuduna ulaşılan Narin Güran’ın öldürülmesine ait Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor. Narin Güran’ın annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran’ın da ortalarında bulunduğu 11 kuşkulu tutuklandı. Amca Fuat Güran’ın 13 Eylül’de gözaltına alınan eşi Armağan Güran da çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
ADLİ TIP ODATV’Yİ DOĞRULADI
Soruşturma kapsamında aile üyeleri ve köylülere yönelik sorgulamalar devam ederken İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemede Narin Güran’ın boğazlanarak öldürüldüğü tespit edildi. Odatv’nin 8 Eylül tarihli haberini doğrulayan İsimli Tıp inceleme sonuçlarına nazaran, boğulma sırasında Narin’ın ağzından çıkan sıvı amca Salim Güran’ın eline, oradan da araç direksiyonu ve koltuğuna bulaştığı tabir edildi.
İLGİLİ HABER:
YENGE ARMAĞAN GÜRAN’IN TABİRLERİ ORTAYA ÇIKTI
Hediye Güran, tabirinde Narin’in annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran’ın ahırda boğuştuğunu anlattı. Anne Yüksel Güran’ın, oğlu Enes’i dövdüğünü ve Enes’in kolundaki ısırık izlerinin de anneye ilişkin olduğunu belirtti. İkram Güran, “Narin bu ahırda öldürülmüş olabilir” diyerek kuşkuları artırdı.
İKİ AKRABA DAHA GÖZALTINDA
Son olarak Narin’in akrabaları İsa Kaya ile Şeyma Kaya isimli 2 akraba daha kanıtları karatma argümanı ile gözaltına alındı.
BÜYÜK AMCA ALİ İSTEK GÜRAN ‘FİRARİ’ İDDİASI
Soruşturmada sorgulamalar devam ederken kimi medya kurumları, cinayetle ilgili bir üst akıl olarak ailenin büyük amcası Ali İstek Güran’ın jandarma tarafından firari olarak arandığını öne sürdü. ‘Hakkında hiçbir şey bilinmeyen Ali İstek Güran’ olarak medyada lanse edilen amca, kelam konusu savlardan 2 gün evvel Odatv’ye konuşmuş ve ailenin geçim kaynağını, maddi gücünün nereden geldiğini anlatmıştı.
İLGİLİ HABER:
ODATV BÜYÜK AMCA GÜRAN’A AÇTI SORDU
Firari olarak arandığının öne sürülmesinin akabinde, Odatv, büyük amca Ali İstek Güran’a ulaştı. Amca Güran, kelam konusu savları “Bu palavra haberleri neden çıkarırlar kardeşim, ben buradayım, köydeyim. Telefonum bile açık. Firari olarak aramalarına gerek bile kalmaz, çağırsalar zati kendim giderim. Kimden, neyden kaçacağım ben” diyerek yalanladı.
ODATV’NİN DİKKAT ÇEKTİĞİ YANGIN VE ELEKTRİK KESİNTİSİ SORUŞTURMAYA GİRDİ
19 gün sonra cansız vücuduna ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ı arama çalışmalarının “asılsız ihbarlarla ve yanlış sözlerle sekteye uğratılmaya çalışıldığı” sulh ceza hakimliğinin tutuklama münasebetinde kayıtlara geçti.
Hakimlik, R.A’nın tutuklanma münasebetinde Odatv’nin 31 Ağustos tarihli haberinde dikkat çektiği yangını da hatırlattı.
İLGİLİ HABER:
Hakimlik, R.A’nın tutuklanma münasebetinde şu tabirlere yer verdi:
“Suça sürüklenen çocuk R.A’nın üzerine atılı ‘Çocuğu Taammüden Öldürmek’ cürmünü işlediğine dair, 21 Ağustos 2024 günü kaybolan maktul Narin Güran’ı bulmak için gerçekleştirilen arama kurtarma çalışmalarının bir kısım şahısların amaç saptırma gayeli yapay ihbarlarıyla ve dikkat dağıtıcı aksiyonlarıyla akamete uğratılmaya çalışıldığı, buna nazaran evraktaki Jandarma Hata Araştırma Timi (JASAT) tutanağına nazaran, ‘Suriyelilerin kaldığı çadıra yakın bir pozisyonda terlik bulunduğu’ sav edilerek jandarma işçisinin bu kısma yönlendirilmeye çalışıldığı, köyde yangın çıkarıldığı, arama kurtarma çalışmaları esnasında olağan dışı elektrik kesintilerinin yaşandığı, iki şahsın bir kız çocuğunu köyün üst tarafına götürdüğü biçimindeki ihbarda bulunulduğu, yanlış tabirlerle güvenlik ünitelerinin yanlış yönlendirildiği, bu üzere aksiyonlarla jandarma işçisinin Eğertutmaz Deresi’nden uzaklaştırılmaya çalışıldığı, bu aksiyonların bir kısmının Güran ailesinin kimi üyeleri tarafından yapıldığı, Diyarbakır 4. Sulh Ceza Hakimliği’nin 13 Eylül 2024 tarihli kararıyla bir kısım şüphelilerin tutuklanmasına karar verildiği, R.A’nın kuşkulu Salim Güran’ın tarlada olduğu saatlerle alakalı beyanlarının evraktaki HTS kayıtlarıyla, başka kuşkulu beyanlarıyla ve dahi kuşkulu Salim Güran’ın kendi beyanlarıyla çeliştiği, soruşturmanın şimdi tamamlanmadığı, taraflar üzerinde baskı kurulma ihtimalinin eldeki evrak bakımından somut olarak varlığı ve belgedeki öbür tüm dokümanlar birlikte değerlendirildiğinde, Avrupa İnsan Hakları Mukavelesinin 5. unsurunda öngörülen geçerli kuşku sebeplerinin, 1982 Anayasası’nın 19. unsurunda belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nın 100/1 unsurunda öngörülen kuvvetli hata kuşkusunu gösterir somut kanıtların mevcut olduğu, müsnet kabahat için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst hududu, müsnet kabahatin CMK 100/3 unsurunda belirtilen katalog kabahatlerden oluşu, meczupların büsbütün toplanmamış olması, verilmesi beklenen cezaya nazaran R.A’nın kaçma ihtimalinin kuvvetle beklenen olduğuna dair kanaat ve tutuklama önleminin ölçülü olması, bu safhada isimli denetim uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından R.A’nın CMK 100 ve devamı unsurları mucibince tutuklanmasına karar verildi.”
ELEKTRİK KESİNTİSİ
Son olarak Odatv’nin edindiği bilgilere nazaran, bölgede Narin’in kaybolduğu gün olan 21 Ağustos’ta ve 22 Ağustos tarihlerinde sabah 6 sularında 30 saniyelik kesinti yaşandı.
Arama çalışmalarının devam ettiği 23 Ağustos tarihinde ise arıza kaynaklı 3 saate yakın bir kesinti yaşandı. 24 Ağustos tarihinde muhtemel elektrik kesintisine karşı bölgede nöbetçi takımlar bulundurulmaya başlandı.
AMCA GÜRAN ELEKTRİK ARIZASI ÇIKARTTI İDDİASI
Tutuklu amcalardan Fuat Güran’a, arama-tarama faaliyetleri sırasında çalışmaları sekteye uğratmak için köydeki trafoya ziyan vererek elektrik kesintisine sebep olduğu savı sorulmuştu.
KİLİT SES KAYDI YANLIŞ MI DEŞİFRE EDİLDİ?
Öte yandan Karar müellifi Yıldıray Oğur, Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cesedi bulunan Narin Güran cinayetine ait olarak Fransa’dan kendisine gelen bir mektubu yayınladı. Miham Akkul’un, “Ülkenin muhalifleri için amiral gemisi olan kanalın muhabiri ve İstanbul’daki stüdyoları gerçeği değil adeta Salim Güran’ı suçlayacak bir ispat arıyor” kelamlarını paylaşan Oğur, mektupta yer verilen ve cinayete ait birtakım tezleri çürüten ayrıntıları okuyucularına aktardı.
Akkul’a nazaran; Narin’in amcası Salim Güran’a yönelik en güçlü kanıt de kuşkulu. Akkul, Salim Güran’ın, yanında çalışan R.A. ile Narin’in kaybolduğu gün yaptığı telefon görüşmesindeki “Daha ölmemiş” sözünün Kürtçe’den Türkçe’ye yanlış çevrilmiş olabileceğini argüman etti.
Orijinali Kürtçe olan sesli iletileşme Türkçe’ye şöyle çevrilmişti:
-Salim Güran: O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ilişkin bir şey sondaki yamaçta, yamacın köşesi taş.
-R.A.: Eee
-Salim Güran: Biri yerde
-R.A: Tamam şimdi bende değil, daha ölmemiş.’
Miham Akkul, mektubunda bu ses kaydının çevirisiyle ilgili bir sorun olduğunu şu tabirlerle tez etti:
“Bu diyalogda sondaki ölmemiş sözünün bağlamdan kopukluğunu şifreli konuşmuşlar ve belgedeki en büyük delil diye medya afişe etti. Pekala işin gerçeği neydi? Aslında bu diyalog 18:35 sıralarında Salim ve15 yaşındaki personeliyle ortasında idi, kaçak elektrik sıkıntısı ile alakalıydı. 18:35 olan bu konuşmanın Aslı Kürtçeydi yani ortada bariz bir çeviri yanılgısı vardı, Kürtçe daha ölmedi derken :’ hin nemiri ‘ denir. Muhtemelen ‘ hin nemiri ‘ değil ‘ hin neliviri’ burda değil veyahut ” nemirayi “ bende değil denmişti . Aslında Kürtçede ‘ne’ ile başlayan olumsuz eki daha pek çok sözle karıştırılmış olabilirdi . Bir diğer apaçık tuhaf çelişki de aslında 15:30 civarlarında cesedi çoktan gömmüş olan Nevzat’ın öyküsüyle bu olayın kopukluğuydu. Zalim, kurnaz, paralı, Kürt, dinci bu muhtar Narin’i kah Nevzat’a kah 15 yaşındaki bir emekçiye verip öldürüp yok etmelerini istiyordu. Narin tıpkı anda iki yerde katledilip feodal Salim’in cumhuriyetin kıymetlerinden nasiplenmemiş marabaları tarafından mütemadiyen katledilip gömülüyordu.”
Talha Özmen