Türkiye’nin, Yunanistan’ı Girit’te konuşlu S-300 hava savunma sistemlerini kullanarak F-16 savaş uçaklarını taciz etmekle suçlamasının akabinde adada bulunan Rus hava savunma sistemleri yine gündem oldu. Yunan medyası, ABD’nin Türkiye’ye Rusya’dan S-400 satın aldığı için yaptırım uyguladığını hatırlatırken, Yunanistan’a karşı yaptırım riski bulunmadığı vurgulandı.
Türkiye’nin 2017 yılında Rusya’dan S-400 savunma sistemleri satın alması sonucu NATO ve ABD duruma reaksiyon göstermiş, büyük bir kriz yaşanmıştı. ABD’nin o dönemki lideri Donald Trump, Türkiye’yi F-35 programından çıkarırken, ABD, Türkiye’ye yönelik yaptırımları devreye sokmuş, birtakım isimlerin ülkeye girişine bile sınırlama getirmişti.
Ancak Türkiye’ye yaptırımları devreye sokan ABD, husus Yunanistan olunca birebir yansıyı vermedi.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı, Girit’te bulunan S-300 savunma sistemlerinin ABD maddelerinin öngördüğü rastgele bir yaptırım riski taşımadığını duyurdu. Yunan basınına konuşan ve ismi açıklanmayan ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, kelam konusu sistemin Yunanistan’da bulunmasının Amerika’nın Düşmanlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Uğraş Yasası’nın (CAATSA) öngördüğü yaptırımların kapsamına girmediğini açıkladı.
‘2017’DEN SONRA GEÇERLİ’
Yunanistan tarafından S-300’lerin satın alındığı tarihin, 1990’larda, CAATSA yasasının kabul edilmesinden on yıllar evvel gerçekleşmesine vurgu yapıldı. CAATSA’nın 2017’den sonraki durumları kapsadığı vurgulandı.
S-300 füzesavar sisteminin Yunanistan tarafından değil, Güney Kıbrıs tarafından satın alındığı da vurgulandı.
Yunan basını, o periyot Türkiye’nin, Yunanistan’ın S-300 almasına reaksiyon gösterdiğini de hatırlattı.
ABD’DEN TÜRKİYE VE YUNANİSTAN’A ÇAĞRI
Öte yandan, Yunan Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan’ın S-300 sistemi ile Türk F-16 savaş uçaklarını amaç aldığı tarafındaki Türk savlarının hakikat olmadığını bir defa daha duyururken, ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan temsilci, “Bu durumdan haberdarız. NATO müttefiklerimiz Yunanistan ve Türkiye’yi bölgede barış ve güvenliği korumak ve uyuşmazlıkları diplomasi yoluyla çözmek için birlikte çalışmaya teşvik etmeye devam ediyoruz. Tüm tarafları tansiyonu daha da tırmandırabilecek telaffuz ve hareketlerden kaçınmaya çağırıyoruz” dedi.